Vatandaşların siyasal kurumlara duydukları güven ve siyasal sisteme olan destekleri toplumdan topluma ve aynı toplumda zaman içerisinde değişiklik gösterir. Meşruiyetin kökeni bakımından geleneksel toplumlar ile modern toplumlar arasında farklılık olsa da vatandaşların sisteme yönelik meşruluk algısı, siyasal sistemin varlığı ve devamlılığı açısından hayati öneme sahiptir.Almond ve Verba siyasal kültürü, her siyasal sisteme temel olan belirli bir oryantasyon kavramı var ve kültür sosyal objeler üzerinde olan psikolojik oryantasyonlar olarak tanımladılar. Bunun sebebi Parsons‟un sistem teorisinin hem kültürel, sosyal sistemde hem de kişisel sistemde yer almasıdır.
“Toplumsallaşma, o toplumun kültürünün kabul ettirilmesi süreci olarak tanımlanmıştır… Toplumsal bir değişmeden söz ediyorsa siyasal kültür, toplumsal kültürün bir boyutu olarak, bu değişimin belirleyicilerinden biri ve etkilenen boyutudur.” Sosyalizasyon ailede sağlanır toplum bu şekilde oluşur. Eğer toplumsal sistem içselleştirilmese kişi müeyyideler ile karşılaşabilir. Siyasal kültür kimi ülkelerde türdeş olabilirken, kiminde ise etnik, sınıfsal, kimlik temelinde daha fazla bölünmüş olabilir. Bu bölünmüşlük çeşitli siyasal alt kültürleri ortaya çıkartabilir. Hatta bir toplumda elitler ile kitlelerin siyasal kültürleri de farklılık gösterebilir. G.A. Almond 1987‟de kaleme aldığı “Siyasal Kültür Araştırmaları – İnceleme ve Görünüm”adlı eserinde “Siyasal Kültür Yaklaşımı kavramı dört şekilde tanımlar:
1. Siyasal kültür, bütün bir ulus veya onun alt grupları içindeki siyasete yönelik öznel yönelimlerin örüntüsünü ifade eder.
2. Siyasal kültürün bilişsel, duyuşsal ve değerlendirici bileşenleri vardır. Siyasal gerçekliğe, siyasete ve siyasal değerlere ilişkin duygu ve düşünceleri içerir.
3. Siyasi kültürün içeriği, çocuklukta sosyalleşme, yetiştirme, medyaya nüfuz etme ve hükümet, toplum ve ekonominin başarılarıyla ilgili yetişkin deneyimlerinin sonucudur.
4. Siyasal kültür, hükümet ve siyasetin yapısını ve hizmetlerini etkiler, sınırlar, ancak kesinlikle tam olarak belirlemez. Kültür, yapı ve hükümet performansı arasındaki nedensel oklar her iki yönü de gösterir.”olarak ifade etmiştir.
Bu ifadeye istinaden siyasal kültürün sadece bireylerin yetiştiği ahlaki değer ve normlar, olaylara bakış açılarının yanı sıra bireylerin geçmiş ve şimdiki zamanda sergiledikleri davranış kalıplarının yanı sıra hükümetin karakteristik yapısı ve politika kosunundaki etkinliği de göz ardı edilmemelidir. Sonuç olarak; G. A. Almond ve S. Verba‟nın 1963 yılında ortaya çıkardığı çalışma yıllar içinde birçok kez eleştiriye maruz kalmış olsada bu çalışmadan yeni yaklaşımlar elde edilmiştir ve günümüzde popülerliğini korumaktadır. Çalışmanın bize sunduğu siyasal sistem üzerinde vatandaş ya da seçmen davranışlarının hangi kıstaslar ekseninde ortaya çıktığı yahut şekillendiği açıktır. Hükümetlerin istikrarının sağlam olması yönetilen toplumun siyasal kurumlara duyduğu güven, talep ve isteklerinin karşılanması doğrultusunda sosyal ve ekonomik refah seviyesinin optimal olarak sağlanması uzun vadede siyasal kurumların ömrünü uzatır niteliktedir.
Fransa’da hükümet, 62 yıl sonra ilk kez bir gensoru önergesiyle düştü. Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Başbakan Barnier’nin istifasını kabul ederek kendisine hizmetlerinden dolayı teşekkür etti. Macron, hükümetin düşmesinden aşırı sağcılar ve solcuların birleşmesini sorumlu tuttu. Muhalefetin erken cumhurbaşkanlığı seçim taleplerini reddeden Macron, görev süresini tamamlayacağını vurguladı.
Yeni bir siyasi yapılanma ihtiyacını dile getiren Macron, yakında yeni bir başbakan atayacağını ve “özel yasa tasarısı” ile 2025 bütçesinin bir kısmını Meclis’ten geçirmeyi planladığını açıkladı. Fransa’da yılsonuna kadar yeni hükümetin bütçe hazırlaması gerektiğini belirterek, “Bugünden itibaren yeni bir dönem başlıyor.” dedi.
Fransa’da, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron tarafından erken genel seçimlerin ardından başbakan olarak atanan Michel Barnier’nin merkez sağcı azınlık hükümeti, Meclis’te verilen gensoru önergesinin kabul edilmesiyle görevden alındı.
Solcu Yeni Halk Cephesi ittifakı ile aşırı sağcı Ulusal Birlik partisinin desteklediği önerge, 2025 bütçesi ve sağlık sigortası bütçesi üzerindeki anlaşmazlıklar nedeniyle 331 milletvekilinin oyuyla kabul edildi. Bu gelişme, 5. Cumhuriyet tarihinde hükümete karşı gensoru önergesinin ilk kez 1962’den bu yana yeterli çoğunlukla kabul edilmesiyle tarihi bir an olarak kaydedildi. Sadece 3 ay görevde kalan Barnier hükümeti, Meclisteki parçalı yapının uzlaşı üretme kapasitesinin zayıflığını bir kez daha gözler önüne serdi. İstifasını sunan Barnier ve kabinesi, yeni bir hükümet kurulana dek yalnızca rutin devlet işlerini yürütecek. Ancak hükümetin düşmesiyle 2025 bütçesinin yılsonuna kadar Meclis’ten geçirilip geçirilemeyeceği belirsizliğini koruyor. Bu durum, Fransa’yı yalnızca siyasi bir krizle değil, aynı zamanda ciddi ekonomik zorluklarla da karşı karşıya bırakabilir.
Fransa’da Michel Barnier liderliğindeki merkez sağ azınlık hükümeti, ülkenin mali istikrarını koruma gerekçesiyle katı kemer sıkma önlemleri öngören bir bütçe planı hazırladı. Bütçede 60 milyar Euro’yu bulan açık, vergi artışları ve harcama kesintileriyle azaltılmak isteniyordu. Ancak bu sert önlemler, hem sol ittifak Yeni Halk Cephesi (NFP) hem de sağ kanat Ulusal Birlik (RN) tarafından şiddetle karşı çıktı.
Barnier, Marine Le Pen liderliğindeki RN’yi ikna etmek için çaba sarf etti. Elektrik vergisinin artırılmaması, ilaçlar için daha yüksek katkı paylarının iptali ve göçmenlere yönelik tıbbi bakım kesintilerinden vazgeçme gibi tavizler verdi. Ancak bu adımlar, RN’nin muhalefetini yumuşatmaya yetmedi. Aynı şekilde sol ittifak da bütçe planının sosyal hakları kısıtladığı ve eşitsizliği artırdığı gerekçesiyle memnuniyetsizliğini dile getirdi.
Parlamentoda bütçe planı için yeterli destek bulamayan Barnier, Fransa Anayasası’nın 49.3. maddesine başvurdu. Bu madde, hükümete Meclis onayı olmaksızın bütçeyi yürürlüğe koyma yetkisi tanırken, aynı zamanda güven oylaması riskini de beraberinde getiriyordu. Barnier, artan ulusal borç ve mali kriz ortamında başka bir seçenek bırakılmadığını savunarak, sosyal bütçeyi parlamentodan geçirmeden kararnameyle uygulamaya koydu. Ancak bu hamle, muhalefeti daha da keskinleştirdi ve hükümetin düşüş sürecini hızlandırdı. Barnier hükümetinin düşmesi, yalnızca Fransa’nın mali yapısındaki kırılganlıkları değil, aynı zamanda parçalı Meclis tablosunun politika üretme sürecini nasıl zora soktuğunu da ortaya koydu.
Fransa Millet Meclisi bugün kritik bir oylama için bir araya geliyor. Muhalefet tarafından sunulan gensoru önergesi karara bağlanacak. Eğer Başbakan Michel Barnier oylamayı kazanırsa, kararname yoluyla oluşturduğu sosyal bütçe resmen yürürlüğe girecek. Ancak kaybetmesi durumunda yasa askıya alınacak ve Barnier, istifasını Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’a sunmak zorunda kalacak.
Barnier’in liderliğindeki azınlık hükümeti, Macron’un Ensemble ittifakının desteğiyle şekillenmişti. Bu ittifak, muhafazakâr Cumhuriyetçiler ve diğer bazı merkez partilerin bir araya gelmesiyle oluşmuştu. Ancak hükümetin, parlamentodaki sağcı milliyetçi Ulusal Birlik (RN) partisinin hoşgörüsüne dayanarak bugüne kadar ayakta kalabildiği bir sır değil. Ne var ki, bütçe konusundaki derin anlaşmazlıklar RN’nin desteğini geri çekmesine yol açtı.
RN, sol kanat Yeni Halk Cephesi (NFP) ile iş birliği yaparak Barnier’e olan güvenin sona ermesini talep ediyor. İki grup, birlikte hareket ederek gerekli olan 289 oy sınırını aşmış görünüyor. Bu nedenle, oylamanın Barnier hükümetinin düşmesiyle sonuçlanması bekleniyor. Bu gelişme, yalnızca Barnier hükümetinin sonunu değil, aynı zamanda Fransa’nın siyasi arenasında daha derin bir belirsizlik döneminin başlangıcını işaret ediyor.
Suriye’de ise durum, Gardner, El Kaide’nin “Yahudiler ve Haçlılar” (kendi terminolojilerinde Hristiyanlar) gibi hedeflere yönelik ideolojisinin sürmesinin, özellikle Suriye’deki Sünni Müslüman olmayan azınlıklar için endişe kaynağı olduğunu ifade ediyor. Ayrıca, Suriye’deki iktidar geçişine ilişkin erken işaretlerin bulunmasına rağmen, ülkenin Libya gibi uzun süren çatışma, yağma ve kaos ortamına sürüklenme riski taşıdığını belirtiyor. Suriye’nin geleceği ve başkent Şam’da yaşanacaklar belirsizliğini korurken, olaylar hızla gelişiyor. BBC’nin güvenlik muhabiri Frank Gardner, Heyet Tahrir Şam (HTŞ) lideri Ebu Muhammed Colani’nin demokratik ve çoğulcu bir geçiş sözü verdiğini hatırlatarak, bunun Birleşmiş Milletler ve diğer devletler tarafından desteklendiğini belirtiyor. Ancak Gardner, HTŞ’nin geçmişindeki şiddet olayları ve insan hakları ihlalleri iddialarının yanı sıra, grubun El Kaide ile olan bağlarına dikkat çekiyor. Bu bağlamda HTŞ’nin, BM ve birçok ülke tarafından terörist bir örgüt olarak tanımlandığını vurguluyor.
Bu sırada Pazar günü erken saatlerde HTŞ liderliğindeki isyancı güçlerin başkent Şam’a girdiği, Beşar Esad’ın ise ülkeyi terk ettiği iddia edildi. Ancak Esad’ın nerede olduğuna dair teyitli bir bilgi henüz bulunmuyor. Şam’ın muhalif güçlerin eline tamamen geçmesi halinde, Suriye hükümet güçleri sadece Lazkiye ve Tartus vilayetlerini kontrol edebilir hale gelecek. Bu iki vilayet ise Esad’ın da mensup olduğu Alevi topluluğunun kaleleri olarak biliniyor. İsyancıların ilerleyişi sürerken, komutan Hasan Abdul-Gani, Suriye’nin merkezi kentlerinden Humus’un da tamamen ele geçirildiğini açıkladı. Bu durum, Suriye’nin geleceğini şekillendirecek olan çatışmaların ne yönde evrileceğine dair belirsizliği artırıyor.
Fransa’da hükümetin bir güvenoyu ya da gensoru ile düşmesi ve Suriye’deki hükümetin düşmesi, iki ülkenin demokratik sistemleri, siyasal kültürleri ve yönetim gelenekleri açısından oldukça farklı zeminlere dayanır. Bu farklar, sürecin işleyişini, sonuçlarını ve toplumsal etkilerini belirgin şekilde şekillendirir.
Siyasal kültür ve demokratik kurumlar açısından baktığımızda, Fransa, köklü bir demokrasiye ve anayasal düzene sahip bir parlamenter sistemdir. Gensoru önergesi, hükümetin parlamentoya karşı sorumlu olduğu ve bu sorumluluğun denetlenebildiği demokratik bir mekanizmadır. Hükümetin düşmesi, genellikle siyasi bir kriz yaratmaz, çünkü sistem içinde yeni bir hükümetin kurulması için prosedürler bellidir. Siyasal partiler arası uzlaşı veya yeni seçimler ile çözüm bulunur. Bu süreçler, hukuk devletine, anayasal normlara ve demokratik değerlere olan güveni pekiştirir. Toplumda siyasal değişim barışçıl ve öngörülebilir bir şekilde gerçekleşir.
Suriye, uzun yıllardır otoriter bir rejimle yönetilmiştir ve demokratik denetim mekanizmaları yoktur. Hükümetin düşmesi, genellikle dış müdahale, silahlı çatışmalar veya halk ayaklanmaları gibi şiddet içerikli yollarla gerçekleşir. Hükümetin düşmesi, otoriter sistemin doğası gereği, bir “güç boşluğu” yaratır. Bu boşluk genellikle kaosa, silahlı gruplar arasındaki çatışmalara ve merkezi yönetim krizine yol açar. Demokratik normların eksikliği nedeniyle, iktidar değişimi bir istikrar unsuru olarak değil, daha büyük çatışmaların habercisi olarak algılanır. Fransa’da siyasal kültür, katılım, tartışma ve uzlaşı üzerine kuruludur. Hükümetin düşmesi, halkın demokratik süreçlere olan güvenini sarsmaz; aksine, sistemin çalıştığını gösterir. Seçimlerle ve parlamenter süreçlerle çözüm bulunması, halkın sisteme olan sadakatini artırır. Siyasal aktörler genellikle şiddetten kaçınır ve değişim süreci medeni bir çerçevede gerçekleşir.
Suriye’de siyasal kültür, çoğulculuktan uzak ve otoriter kontrol altında şekillenmiştir. Muhalefet genellikle baskı altındadır ve demokratik alternatifler bulunmadığından siyasal değişim şiddetli yollarla olur. Siyasal kültürde uzlaşı eksikliği, toplumu kutuplaştırır ve yönetim değişimi halkın farklı gruplara ayrılarak çatışmasına yol açar. Bu durum, demokratik bir gelecek inşa edilmesini zorlaştırır.
Toplumun Rolü, siyasal sürecin aktif bir parçasıdır ve protestolar, seçimler, medya gibi araçlarla yönetime etki eder. Hükümet değişikliği, halkın siyasal olgunluğunun bir yansımasıdır. Siyasal değişim toplumsal düzeyde daha barışçıl bir şekilde karşılanır ve yeni liderlerin sistem içindeki kurallar çerçevesinde seçilmesi beklenir. Suriye’de ise toplum, otoriter yönetimin baskısı altında olduğu için siyasal süreçlere sınırlı bir şekilde dahil olur. Bu durum, halkın değişim talebini şiddetli ve ani tepkilerle ifade etmesine yol açar.Siyasi değişim genellikle tüm toplumsal yapıyı sarsar ve derin sosyo-ekonomik krizlere neden olur.
Fransa’daki hükümetin düşmesi, sistemin işleyişine duyulan güveni artırır ve demokratik normların korunmasını sağlar. Siyasal istikrar ve uzlaşı kültürü sürecin merkezindedir. Suriye’deki hükümetin düşmesi, uzun yıllar süren otoriter rejimin yarattığı sorunlar nedeniyle, toplumu derin çatışmalara ve kaosa sürükleyebilir. Bu, bir yönetim değişikliğinden çok, sistemsel bir çöküş anlamına gelir. Bu iki durum, demokratik geleneklerin ve siyasal sistemlerin halk üzerindeki etkisinin ne denli önemli olduğunu açıkça ortaya koyar.
Kaynakça
Anadolu Ajansı, Fransa’da hükümetin düşmesi üzerine yapılan istifa çağrılarını reddeden Macron, yeni başbakan atayacak, https://www.aa.com.tr/tr/dunya/fransada-hukumetin-dusmesi-uzerine-yapilan-istifa-cagrilarini-reddeden-macron-yeni-basbakan-atayacak/3414675, Erişim Tarihi: 08.12.2024.
BBC, Suriye’de başkent Şam’ı ele geçirdiği belirtilen HTŞ hakkında ne biliyoruz?, https://www.bbc.com/turkce/articles/ce8y89ryry9o, Erişim Tarihi: 08.12.2024
BBC, Şam nasıl bu kadar çabuk düştü? Şimdi ne olacak?, https://www.bbc.com/turkce/articles/c140nz82x8lo, Erişim Tarihi: 08.12.2024
Bild, Syrien-Bürgerkrieg im Live-Ticker : Rebellen in Damaskus! Assad nach Moskau geflüchtet, https://www.bild.de/politik/ausland-und-internationales/buergerkrieg-gegen-assad-syrien-news-im-live-ticker-675390b4e1414a21652c9e8d, Erişim Tarihi: 08.12.2024.
Büşra Erbil, Brezilya Federal Cumhuriyeti Ve Çin Halk Cumhuriyeti Hükümetlerinin İstikrar Politikalarının Siyasal Kültür Üzerinden Karşılaştırması, Karabük Üniversitesi, Lisansüstü Eğitim Enstitüsü, Bölge Çalışmaları Anabilim Dalı, Yüksek Lisans Tezi, 2022.
Euro News, Suriye güncel haritası: Hangi örgüt hangi bölgeleri kontrol ediyor?, https://tr.euronews.com/2024/12/08/suriye-guncel-haritasi-hangi-orgut-hangi-bolgeleri-kontrol-ediyor, Erişim Tarihi: 08.12.2024
Tagesschau, Regierungskrise in Frankreich: Neuer Premier gesucht, https://www.tagesschau.de/ausland/europa/frankreich-sturz-barnier-misstrauensvotum-102.html, Erişim Tarihi: 08.12.2024
Tagesschau,Warum Frankreich in der politischen Krise steckt, https://www.tagesschau.de/ausland/frankreich-regierungskrise-100.html, Erişim Tarihi: 08.12.2024.
Fotoğraf: Bloomberg HT