Türkiye ile Irak arasındaki askeri ve güvenlik iş birliğini derinleştirmeyi amaçlayan “Yüksek Düzeyli Güvenlik Mekanizması”nın dördüncü toplantısı, 15 Ağustos 2024’te Ankara’da gerçekleştirilmiştir. İlk olarak 2019 yılında düzenlenmiş olan bu görüşmeler, iki ülkenin güvenlik konularında daha yakın iş birliği kurma çabalarının bir ürünü olarak ortaya çıkmıştır. Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve dönemin Irak Başbakanı Adil Abdülmehdi’nin aynı yıl mayıs ayında gerçekleştirdikleri görüşmede, bu yönde bir anlaşmaya varılmış ve müzakerelerin dışişleri, savunma bakanları ile istihbarat başkanları tarafından yürütülmesi kararlaştırılmıştır. Ancak Irak’taki iç karışıklıklar ve COVID-19 pandemisi nedeniyle mekanizma bir süre aktif olamamıştır. Bu süreçte bölgesel güvenlik dinamikleri de hızla değişmiştir. Yine de Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın 2023 yılı ağustos ayında Bağdat’a yapmış olduğu ziyaret, bu süreci yeniden canlandırmış ve iki ülke arasındaki stratejik diyaloğun güçlenmesine zemin hazırlamıştır.
Aralık 2023’te Ankara’da düzenlenen ikinci toplantıda, Irak’ın terör örgütü PKK’yı “ortak tehdit” olarak tanımlaması, iki ülke arasındaki iş birliğinde bir dönüm noktasıdır. Bu adım, Irak’ın terörle mücadelede Türkiye ile daha uyumlu bir politika izlemeye başladığının ilk somut göstergelerinden biri olarak değerlendirilebilir. Mart 2024’te Bağdat’ta düzenlenen üçüncü toplantıda ise, bu iş birliği daha da ileri taşınarak, Irak Ulusal Güvenlik Konseyi’nin PKK’yı “yasaklı örgüt” ilan etmesi kararlaştırılmıştır. Bu karar, sadece Irak’ın iç güvenliği açısından değil, aynı zamanda Türkiye’nin sınır güvenliği ve bölgedeki terörle mücadele stratejileri açısından da kritik bir adımdır. Irak’ın bu kararı alması, PKK’ya yönelik ulusal ve uluslararası baskıyı artırırken, Türkiye ile Irak arasındaki güvenlik iş birliğinin de derinleşmesini sağlamıştır. Ayrıca geçtiğimiz günlerde Irak’ın PKK iltisaklı üç siyasi partiyi kapatma kararı, bu iş birliğinin somut sonuçlarından biri olarak değerlendirilebilir. Bu adım, Türkiye’nin uzun süredir talep ettiği ve Irak’ın terörle mücadele konusundaki kararlılığını gösteren önemli bir gelişme olarak öne çıkmaktadır.
PKK’nın Irak’ta “yasaklı örgüt” ilan edilmesi, sahada ciddi etkiler yaratma potansiyeline sahiptir. Türkiye, bu kararın uygulamasını yakından takip ederken, Irak’ın bu konuda attığı adımların somut sonuçlar vermesi büyük önem taşıyor. Özellikle PKK’nın Irak’taki faaliyetlerinin sınırlandırılması ve bu örgüte yönelik operasyonların artırılması, Türkiye’nin uzun vadeli güvenlik çıkarları açısından büyük bir kazanım olarak değerlendirilebilir. Irak’ın, Türkiye ile ortak hareket etme iradesini ortaya koyması, bölgedeki güvenlik dengeleri üzerinde de önemli etkiler yaratabilir. Bu bağlamda, iki ülke arasında kurulan “Yüksek Düzeyli Güvenlik Mekanizması”, sadece ikili ilişkilerin derinleşmesi açısından değil, aynı zamanda bölgesel güvenlik mimarisinin şekillenmesinde de kilit bir rol oynamaya adaydır.
Türkiye ve Irak arasında son olarak, 15 Ağustos 2024’te imzalanan güvenlik mutabakat zaptı, iki ülke arasındaki ilişkilerde önemli gelişmelerden biri olarak öne çıkıyor. Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin’in vurguladığı gibi bu mutabakat zaptı, iki ülke arasındaki tarihsel bağları güçlendiren ve iş birliğini derinleştiren tarihi bir belge olarak görülüyor. Bu zapt, iki ülkenin ortak güvenlik çıkarlarını koruma ve bölgede istikrarı sağlama hedefini taşıyor. Özellikle PKK ile mücadele konusunda Irak’ın Türkiye ile daha sıkı bir iş birliği içerisine girmesi, bölgedeki terörle mücadele stratejilerinde yeni bir dönemi başlatabilir. Bakan Fidan’ın vurguladığı gibi bu mutabakat zaptı, sadece askeri ve güvenlik alanlarında değil, aynı zamanda iki ülkenin terörle mücadele stratejilerinin entegrasyonunu da hedefliyor.
Bu mutabakat zaptının bir diğer önemli boyutu, Türkiye ve Irak arasındaki ilişkilerin kurumsallaşmasını ve stratejik seviyede güçlenmesini sağlamasıdır. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Nisan 2024’te Irak’a gerçekleştirdiği tarihi ziyaret sırasında imzalanan 27 anlaşma ve mutabakat zaptı, bu yeni güvenlik mutabakatının altyapısını oluşturan bir dizi anlaşmanın parçası olarak değerlendirilebilir. Bu anlaşmalar, iki ülke arasında enerji, ticaret, su kaynakları yönetimi gibi alanlarda ortak komitelerin kurulmasını öngörüyor ve bu komiteler aracılığıyla ilişkilerin daha da derinleşmesini amaçlıyor. Mutabakat zaptının öngördüğü ortak koordinasyon ve eğitim merkezleri, iki ülke arasındaki askeri ve güvenlik iş birliğini bir üst seviyeye taşıma potansiyeline sahip. Bu merkezler hem Türkiye’nin hem de Irak’ın güvenlik kapasitesini artıracak, terörle mücadelede daha etkin bir iş birliğini mümkün kılacak. Ayrıca, bu iş birliği modelinin bölgedeki diğer ülkeler için de örnek teşkil edebileceği ve bölgesel güvenliğin sağlanmasında önemli bir rol oynayabileceği düşünülüyor. Bölgedeki güvenlik dinamiklerini değiştirme potansiyeline sahip bu mutabakat zaptı, Türkiye ve Irak’ın ortak hedefler doğrultusunda birlikte hareket etmeye kararlı olduklarını gösteriyor.
Kaynakça
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Irak ile askeri iş birliği yapılmasının isabetli olacağına karar verdik, https://www.aa.com.tr/tr/turkiye/cumhurbaskani-erdogan-irak-ile-askeri-is-birligi-yapilmasinin-isabetli-olacagina-karar-verdik/1479249, 16.05.2019, (Erişim Tarihi: 17.08.2024).
Irak Dışişleri Bakanı Hüseyin: (Türkiye’yle güvenlik zaptı) Bu iki ülkenin tarihindeki ilk mutabakat zaptıdır, https://www.aa.com.tr/tr/gundem/irak-disisleri-bakani-huseyin-turkiyeyle-guvenlik-zapti-bu-iki-ulkenin-tarihindeki-ilk-mutabakat-zaptidir/3304971, 15.08.2024, (Erişim Tarihi: 17.08.2024).
Türkiye ve Irak’ın imzaladığı askeri mutabakat zaptı neler öngörüyor, neden önemli?, https://www.bbc.com/turkce/articles/ce38v83v7g1o, 15.08.2024, (Erişim Tarihi: 17.08.2024).