Seyirci etkisi ya da seyirci ilgisizliği, bireylerin başkalarının yanında mağdura yardım teklif etme olasılığının daha da düştüğünü ifade eden bir sosyal psikoloji fenomenidir. 1964 yılında, Kitty Genovese çevredeki 38 kişinin müdahale etmeden izlediği bir ortamda öldürüldü. Bu olay üzerine neden kimsenin tepki göstermediğini anlayabilmek için çalışmalar yapılmaya başlandı.
John Darley ve Bibb Latane, 1968 yılında bu durumu araştırmak için bir deney tasarlayan önemli sosyal psikologlardandır. Bu araştırmacılar, sosyal psikolojideki en güçlü ve en tekrarlanabilir etkilerden biriyle sonuçlanan bir dizi deney tasarladılar.
Standart deneyde, katılımcı ya yalnızdır ya da deney ekibine dahil bir grup ile birliktedir. Katılımcıya başka bir konuda çalışma için ekip ile bir arada olduğu söylenir. Ardından acil bir durum sahnelenir. Araştırmacılar katılımcının bu acil duruma müdahale etmeleri halinde ne kadar sürede müdahale edeceğini ölçerler.
Katılımcılar, hastalık belirtisi gösteren bir araştırmacı ile aynı ortamda bulunurken yalnız olabilirdi, bir arkadaşıyla birlikte olabilirdi ya da bir yabancıyla eşleştirilirdi. Yalnız olduğu veya bir arkadaşıyla birlikte olduğu durumda, katılımcının müdahale etme oranı
%70 gibi bir oranda olmasına rağmen, katılımcı bir yabancıyla eşleştiğinde yardım etme oranı %40lara kadar düşmektedir. Başka bir deyişle, görevi tek bir kişinin tamamlaması gereken durumlarda sorumluluk duygusu daha yüksek olacağından olumlu yanıt verme oranı da daha yüksek olur. Ancak bir grubun görevi birlikte tamamlaması gerekiyorsa, gruptaki her bireyin sorumluluk duygusu zayıflayacağından çoğu zaman zorluklar karşısında geri çekilirler.
Belirsizlik, bir kişinin ihtiyacı olan başkasına yardım edip etmemesini etkileyen faktörlerden biridir. Belirsizliğin yüksek olduğu durumlarda, yardım oranı belirsizliğin düşük olduğu durumlara kıyasla beş kat daha yavaş olabilmektedir. Yardım gereken bir durumda kişinin adıyla seslenip yardım istendiğinde tepki verme süresi kısayken, isim söylenmeden yardım talep edildiğinde tepki verme süresi dikkat çekici ölçüde uzamaktadır. Belirsizlik durumunda, çevredekiler harekete geçmeden önce kendi güvenliklerini belirler. Belirsizlik düşük ve tehlike durumu az olduğunda seyircilerin yardım etme oranı artmaktadır.
Acil bir durum söz konusu olduğunda, seyircinin yardım etme olasılığı çevreyi tanımasıyla da ilişkili olabilmektedir. Nereden yardım talep edeceğini bilme, acil çıkışların yerini bilme gibi durumlar da yardım etme ihtimalini artırır.
Gruba bağlılık da seyircinin yardım etme davranışını etkileyen bir değişkendir. Katılımcılara tanıdıkları insanlarla grup halindeyken performanslarını test eden tasarımlar yapıldığında yardım etme davranışını etkilemiştir. Sosyal normlara uyma isteği, sosyal sorumluluk normu olarak bilinen, insanların yardıma ihtiyacı olduğunda yardım etmeliyiz düşüncesi nedeniyle yine yardım etme davranışının arttığı gözlemlenmiştir.
2019 yılında büyük bir kültürel antropoloji alışması, farklı ülkelerdeki üç şehirde (Amsterdam, Cape Town ve Lancaster) güvenlik kameraları tarafından kaydedilen 219 sokak anlaşmazlığını ve çatışmayı kaydetti. Seyirci etkisi hipotezinin aksine, çalışma, olaya tanık olanların hemen hemen her vakaya müdahale ettiğini ve müdahale şansının olaylara tanık olanların sayısı arttıkça arttığını ortaya çıkardı.
Bu çalışma seyirci etkisinin gerçek hayattaki ilk büyük ölçekli testidir. Şimdiye kadar bu etki laboratuvar ortamında deneklere belli durumlarda ne şekilde tepki verecekleri sorularak araştırılıyordu. Bu çalışmanın dikkat çekici bir yönü de gözlemlerin, şiddet içeren Güney Amerika ülkesi de dahil olmak üzere sokak çatışmalarına müdahale etmenin tehlikeli olacağı bölgelerde gerçekleşmesidir. Yine de silah dahil olan durumlarda müdahale etme oranı belirgin şekilde düşmektedir.
Seyirci etkisi üzerine yapılan pek çok çalışmadan farklı olan bu çalışma, yalnızca tek başına veya grup içindeyken seyirci müdahalesi arasındaki farkı karşılaştırmak yerine, kamusal bir yüzleşmede yardım alma olasılığına odaklandı. Araştırmacılar, belirli bir kişinin yardım etme olasılığının azalmasının, en azından birinin yardım etmesi olasılığının artmasıyla dengelendiği sonucuna vardı. Bulgular, tehlikeli bir acil durum olduğu durumlarda seyircilerin ilgisizliğinin daha düşük oranlarda olduğunu gösteren diğer çalışmalarla tutarlıydı.